Gezi Parkı

Yine geçen sene bu zamanlardı, Cannes'da son 3 günü yazmamıştım kürtaj meselesi yüzünden gergindik kimsenin kıyafet bakacak hali yoktu.

1 yıl sonra bugün yine bir gerginliğimiz var. Gerçi bu çok daha büyük bir şey. Medya tamamen kapatmış gözlerini sadece twitter'dan anı anına halktan bilgi almak mümkün. İmkanlar içinde imkansızlık bu olsa gerek. 30 Mayıs akşamı çimenlere yatıp, sohbet ederek yaptığımız zarif eylem polisin çirkin baskınıyla savaşa dönüştü. Lütfen orada olmayan insanlara, "yukarıdaki" insanların basın açıklamalarına aldanmayın. Biz protestocu değiliz, örgüt hiç değiliz. Gezi Parkı olduğu gibi kalsın isteyen siyasi görüşü, ırkı, inancı çeşit çeşit binlece insanız.

Sosyal medya kullanmayan insanların hiçbir şeyden haberleri yok, lütfen onları bilinçlendirin. İlk defa bu şekilde bir aradayız, birbirimize girmeden bir aradayız hem de. Bu çok büyük bir adım, bu ülke için kestiğim umudumu ne kadar canlandırır bilemem ama 'bu kadarını beklemiyordum' dediğimi biliyorum.

Şu anda saat 6.30 biber gazından yanan şişmiş gözlerimle eve girer girmez bu yazıyı yazmak istedim çünkü biliyorum farklı farklı şehirlerden okuyucularım var ve onlardan isteğim lütfen yanlış bilgilerle dolmayın, burada yaşananlardan çevrenizi haberdar edin ve destek olun. 

İstanbul'da olanlardan ricam n'olur korkmayın, gelin! Evet çok kötü evet çok zor ama artık icraatın zamanı gelmedi mi? 

Bu Gezi Parkı olayı öyle bir şey ki siyasi görüşünüz, dış görüntünüz önemli değil oradaki herkes tek bir yumruk. İnsanlar kendi yanan gözlerinden önce başkalarının iyi olması için koşturuyor. Pek çok market, kafe, eczane vs. bize açık.

Gidecek olanlara tavsiyem, yanlarına bolca kutu süt ve maske almaları. Gaz maskeleri gözaltına alınma sebebiniz olabilir ama en iyi koruyucu onlar. Olmazsa nalburlardan kömür maskesi alın. Lens asla kullanmayın, gözlüğünüzle gidin. Telefon şarjları en büyük sorunlardan, şarj aletiniz yanınızda olsun fırsat buldukça şarj edin.

Tüm bunlardan da önce lütfen gözünüzü açın. Olan biteni idrak etmeye, bunların neden yaşandığını anlamaya çalışın. Kör, aptal bir halk olmadığımızı göstermemiz gerek lütfen sessiz kalmayın!